Hale Tenger’in Suret, Zuhur, Tezahür adlı çalışması bir karışık malzeme ve ses yerleştirmesi; yerleştirmenin esin kaynağı ise bulunduğu çevrenin yanı sıra botanik alanında ağaçların meyvelerinin büyümesini hızlandırmak ya da ormancılıkta bir ağacı kurutmak için uygulanan “bilezik alma” tekniği. Yerleştirmenin bir de ses bileşeni var: Tenger’in edimsellik, iktidar, özbilgi ve açgözlülük hakkında yazdığı bir şiir Türkçe ve İngilizce olarak seslendiriliyor. Tarihöncesinde ayna olarak kullanılan volkanik obsidyen taşları, insanı kuşatan bu mekâna, düzleştirilmiş yüzeyleri yukarı bakacak şekilde yerleştirilmiş. Mekânda içe dönüş ve yenilenmeye yönelik bir ortam yaratmayı arzu eden Tenger soruyor: “Yapmadan olabilir misin?”

Hale Tenger (d. 1960, İzmir, Türkiye) İstanbul’da yaşıyor ve çalışıyor. Tenger’in sanat pratiği, izleyicinin deneyimine odaklanırken sosyopolitik meselelere de değiniyor. Doku, biçim, renk ve ses gibi duyuların birleşimine dayalı olan anlatısal kurguları, duyusal ve bilişsel alanlar yaratıyor. Kişisel sergileri arasında Altında, Alserkal Avenue, Dubai (2018); İçeri girmedik çünkü hep içerdeydik / Dışarı çıkmadık çünkü hep dışardaydık, Protocinema, New York (2015); Yıldızlarda Dans, Galeri Nev İstanbul (2013); katıldığı karma sergiler arasında ise Sessizlik, Cappadox, Kapadokya (2018); 57. Venedik Bienali (2017); Cher(e)s Ami(e)s [Sevgili Arkadaşlar], Centre Pompidou, Paris (2016) sayılabilir.

SERGİLENEN ESERLER

Suret, Zuhur, Tezahür, 2019
Ses ve karışık teknik yerleştirme, siyah obsidyen aynalar, demir, epoksi reçine bazlı boya, su, audio spotlight hoparlör
Değişken boyutlar
Sanatçının ve Galeri Nev İstanbul’un izinleriyle.
16. İstanbul Bienali tarafından sipariş edilmiştir.
SAHA–Çağdaş Sanatı Destekleme Girişimi’nin desteğiyle üretilmiştir.

Yukarı
madebycat ®